İnsanlar neden sırf önyargılarına dayanarak acımasızca başkalarını eleştirip incitirler?
Tanımadıkları, yaşantısını bilmedikleri kişiler hakkında ''ben sezgilerime güvenirim ve hiç yanılmam, galiba sen şöyle birisin'' tarzında bir söz işittim bu gün. Kendi içinde bile, çelişkili, tutarsız bir söz. Hiç yanılmazmış ama galiba diye de ekliyor. Bu söz benim yıllardır tanıdığım, insanlığına da dürüstlüğüne de söz söylenmemesi gereken birine sarfedildi. Olayın ayrıntılarını anlatmadan anlamanız olanaksız ama konunun özü bu.;
Bir etkinlikte birbirleri ile ilk kez karşılaşmış insanlardan biri, benim tanıdığım, gerçekten üstün özelliklere sahip, kültürlü ve özverili arkadaşımı eleştiriyor, bunu yaparken de sezgilerine dayalı olarak bu teşhisi koyduğunu söylüyordu. Ama o çok güvendiği sezgileri, durumun onun algıladığı gibi olmadığını gösteremeyen beş para etmez sezgilerdi. Arkadaşım her zamanki olgunluğu ile ama incinmiş olarak ona yanıldığını, hiç tanımadığı insanlar hakkında önyargılı olmanın yanlışlığını söyledi. Diğeri hala ''ben yanılmam, öyle hissediyorum'' diyordu.
Be öküz kadın, hangi verilere dayanarak, tanımadığın insanlar hakkında fikir yürütüyorsun? '' Ben öyle olduğunu hissettim'' demekle olur mu? Sen kim oluyorsun da sırf hislerine göre bilir kişilik yapıyorsun? Bana öyle geldi ki, çağdaş görünümlü arkadaşımı kendi ölçütlerine göre değerlendirip böylesine basit bir düşünce tarzı ile üzmeye çalışıyordu çok bilmiş türbanlı kadın. Her türban takanın böyle düşündüğünü ve yaptığını söyleyemem ama bu kadın gibiler de var maalesef.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder