Dün Sarah'yla yazışınca onu ne kadar çok özlediğimi anladım. Her yıl onunla geçirdiğim dört beş ayın yaşamıma ve kişiliğime neler kattığını, aynı şekilde onun da bizlerle olmaktan, dünyayı aynı değerlerle kavrayıp çevreye bir şeyler kazandırabilmenin onurunu birlikte yaşamaktan mutlu olduğunu biliyorum..
Günümüzde gerçek dostlukların yerini sığ ve günübirlik ilişkilerin alması oldukça sıradanlaştı. Maddi çıkarların ön planda olması neredeyse teşvik edilir hale geldiğinden, bu konuda duyulan rahatsızlıkları dile getiren söylemler de anlamsız boş laflar olarak algılanır oldu. ''Günümüzde'' diye başlayan ve benim yukarıda sözünü ettiğim türde düşünceleri içeren tümceler sanki, eskiden maddiyata dayalı ilişkiler yokmuş gibi algılanıyor. Oysa, dün de bugün olduğu gibi , insan yaşamında temiz ve güzel olan insan ilişkilerinin yanı sıra, her türlü çarpıklıklar, çıkar çatışmaları, bencillik vs vardı. Ne varki artık eskiyi arar hale geldik, daha ben merkezli yaşar olduk. İşte bu yüzden neredeyse binde bir rastladığımız gerçek dostlarımızın değerini bilme konusunda çok hassasım. Yalnız kendini düşünmeyen, başkaları için de çaba gösteren, beklentisiz sevgilerle üreten, paylaşan, yaşam hakkı kavramını kendi yaşamının odak noktası yapan; doğayı, hayvanları çok seven, insanları hataları ile sevebilen ama onların daha iyi insanlar olmaları için çaba gösteren, başaramazsa hiç olmazsa başkalarına zarar vermemeleri için çırpınan kaç insan var çevrenizde? Bence insanların milliyeti, dini, dili hiç önemli değil. Yüreği ve beyni önemli..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder